ANTİK DÖNEM ŞEHİR MİMARİSİ VE TERMİNOLOJİSİ (YUNAN ve ROMA)








Antik dönem ya da bir diğer adıyla antik çağ; genellikle kabul edilen görüşe göre Sümer Medeniyeti’nin yazıyı kullanması ile başlayan ve Batı Roma İmparatorluğu’nun dağılmasıyla sonlanan zamanı kapsar.

Antik dönem şehir mimarisini şekillendiren öncelikle Antik Yunan medeniyeti olmuştur. Günümüzde hala kullanılmaya devam eden birçok terminolojik isim ve mimari ögenin oluşumunda Yunan ve Roma mimarlığının katkısı oldukça önemlidir. Özellikle Roma dönemi ile büyük ölçüde gelişen mimarlık bilgisi, şehir mimarisi alanında önemli yapıların    (Tapınak , tiyatro, gymnasium , amphitiyatro , hamam vb. ) ortaya çıkmasında etkili olmuştur.



TAPINAKLAR


Miken döneminde (M.Ö. yaklaşık 1600-1100 yılları) bir ev formu olan ‘megaron’ , tapınakların prototipi olarak görülmektedir. Basit bir anlatımla önde bir giriş, bir hol ve ‘cella’ denen bir odadan oluşmaktadır.


Görsel 1 : Megaron



Tapınağın Bölümleri




Naos(cella): tapınağın kutsal bölümü, ana mekandır. 

Aditon(adyton): naos’ta yer alan kült heykelin bulunduğu kutsal bölüm. 

Pronaos: naos’un ön tarafında kalan giriş bölümü. 

Stilobat (stylobat) : tapınağın giriş kısmındaki sütunların yer aldığı kısım. 

Krepis (krepidoma): tapınağı çevreleyen basamaklı kısım.


Görsel 2 : Tapınağın bölümleri



Tapınak Planları


Templum in antis: Megaron tipinde olup, ön girişinde iki sütun bulunan basit plan tipi.


Görsel 3 : Templum in antis



 
Görsel 4 : Treasury of Athens, Delphi , Yunanistan






Prostylos: Tapınağın ön cephesinde sütun dizisi bulunan plan tipidir. Antelerin ön kısmında da sütun bulunmaktadır.


Görsel 4 : Prostylos






Görsel 5 : Leodikea Antik Kenti A Tapınağı ,Denizli












Amphyprostylos: tapınağın ön ve arka cephelerindeki ante duvarları arasında ikişer sütun bulunan plan tipidir.


Görsel 6 : Amphyprostylos











Görsel 7 : Athena Nike Tapınağı, Atina




















Peripteros: Tapınağın çevresinin tamamen tek sıra sütun dizisiyle çevrelendiği plan tipidir.










Görsel 8 : Peripteros










Görsel 9 : Hephaistos Tapınağı, Atina









Pseudo-peripteros: Cella’yı çevreleyen sütunların, cella duvarları üzerine yarım sütunlar şeklinde bitiştirilmesiyle peripteros görünümü verilmiş olan plan tipidir. Daha çok Roma dönemi tapınaklarında uygulanmıştır.


Görsel 10 : Pseudo-peripteros









Görsel 11 : Maison Carre , Nimes, Güney Fransa







Dipteros: tapınağın çevresinin iki sıra sütunla çevrelendiği plan tipidir.


Görsel 12 : Dipteros









Görsel 13: Olympus Antik  Zeus Tapınağı , Atina














Pseudo-dipteros: Dipteros plan tipindeki çift sıra sütun dizisinden içteki sıranın kaldırılıp yerinin boş bırakılması ile dipteros görünümü verilen plan tipidir. Genellikle Hellenistik Dönem’de Anadolu’da görülür.








Görsel 14 : Pseudo-dipteros









Görsel 15 : Smintheus Kutsal Alanı , Apollo Tapınağı, Çanakkale










TAPINAK DÜZENLERİ




Dor Düzeni



Dor düzeni genellikle Yunanistan’da , Güney İtalya ve Sicilya’daki yunan kolonilerinde görülmektedir. Bu düzende sütunlar stylobat üzerine altlıksız olarak durmaktadır. Alt kısımdan itibaren kalınlaşıp yukarıya doğru incelen sütunlar genellikle 16,18,20 gibi çift sayılı yivlere sahiptir. Sütun başlığını oluşturan ekhinus (echinus) ve üzerinde bulunan kare forma sahip plinthos ve abakus (abacus) levhaları yer alır. 

Sütunların üzerinde bulunan ilk alanı arşitrav (epistylon) bölümü oluşturur. Bunun üzerinde ise friz kuşağı denilen alan bulunmaktadır. Friz kuşağını oluşturan triglif (triglyph) ve metop (metope) bölümleridir. 

Bir üst bölümde ise 'geison' adı verilen kısımda mutulus (mutules) bulunmaktadır. Tapınağın iki kısa tarafındaki üçgen alınlıklar ‘tympanon’ olarak adlandırılmıştır. İki yana eğimli çatının kalkık kısmı ‘sima’ adını taşımaktadır. Alınlıkların köşelerine ise akroterler (acroterium) yerleştirilmiştir.


Görsel 16 : Dor Düzeni



İyon (ion) Düzeni



İyon düzenine genellikle Anadolu’nun batı kıyılarında ve Ege Adaları’nda rastlanır. Dor düzeninden farklı olarak sütun gövdeleri daha ince ve stylobat’a direkt olarak oturtulmamıştır. Sütunlarda alt kaide bulunmaktadır. Bu alt kaideyi oluşturan Toros (dış bükey) ve trohilos (iç bükey) elemanlarıdır. İyon sütun başlıklarının ön yüzeyinde volüt ve yaprak frizleri bulunur.


Görsel 17 : İyon Düzeni



Aiol ve Korinth Sütun Başlıkları



Aiol sütun başlığı, volüt ve arasında yer alan palmet yapraklarından oluşmaktadır. Korinth sütun başlığı ise akantus yapraklarıyla süslenmiştir.



Görsel 18 : Aiol Sütun Başlığı



                                                      Görsel 19 : Korinth Sütun Başlığı




TİYATROLAR



Tiyatrolar; Antik Yunan döneminde ortaya çıkmış yapılardır. Daha sonra Roma döneminde mimarinin gelişimiyle beraber bazı farklılıklar oluşmuştur. 

Antik Yunan dönemi tiyatroları genellikle arazi şartlarına göre inşa edilmiştir. Genellikle oturma bölümü eğimli bir yamaca konumlandırılmış, orchestra at nalı formuna yakın şeklinde yapılmıştır. Roma döneminde ise mimarideki gelişim sayesinde arazi şartlarından bağımsız olarak inşa edilebilmiştir. Tonoz ve kemer sistemlerinin kullanımı Roma tiyatrolarının, Antik Yunan tiyatrolarına göre daha gösterişli ve mimari açıdan daha gelişmiş kılmaktadır. Roma tiyatrolarında orchestra kısmı yarım daire formundadır.

Tiyatrolarda genellikle oyunun oynandığı merkezde bulunan dairesel kısma ‘orchestra’, sahne binası ‘scene’ ve oturma birimlerinin bulunduğu alana ise ‘cavea’ adı verilir. Cavea’nın arasından geçen ara yol ‘diazoma’ , diazomanın böldüğü oturma birimlerinin arasında da ‘klimaks’ adı verilen basamaklar bulunur. Oturma birimlerinin en arkasını oluşturan duvar ise ‘analemna’ olarak adlandırılır. Sahne ve oturma birimlerinin kesiştiği, iki yanda bulunan seyirci girişlerinin bulunduğu kısma ‘parados’ denilmektedir.




                                                             Görsel 20 : Tiyatro Planı




Görsel 21 : Roma Dönemi, Aspendos Tiyatrosu, Antalya








Görsel 22 : Antik Yunan, Epidauros Tiyatrosu, Atina 






STADYUM (STADION)



Stadyumlar; spor müsabakalarının yapıldığı ve seyircilerin de izleyici olarak yer aldığı antik dönem yapılarındandır. Stadyum yapıları seyircilerin bulunduğu alan ve sporcuların yarıştığı kısımdan oluşmaktadır. Başlangıçta ‘U’ şeklinde inşa edilen bu yapılar, daha sonrasında ikinci kısmı da kapatacak şekilde geliştirilmiştir.


Görsel 23 : Aphrodisias Stadyumu, Aydın








HİPODROM



Antik dönemde ve Bizans döneminde at yarışlarının yapıldığı mekanlardır. Bir ucu ‘U’ şeklinde olan yapıda yarışçılar,‘spina’ denen orta kısımda yer alan bölgede tur atarak yarışırlar. ‘U’ şeklini oluşturan kavisli duvarlara ise ‘sphendone’ denilmektedir.



Görsel 24 : Hipodrom Görsel Örneği








 HAMAMLAR


Hamamlar;  Antik dönem Roma mimarlığında şehrin önemli yapılarından biridir. Hamam yapıları ‘hypocaust’ adı verilen sistemle ısıtılır. Zeminde yer alan bir fırın ile üretilen sıcak havanın, tuğla sütunlar arasında dolaşımı ile hamamın ısıtılması sağlanır.


Görsel 25 : Hypocaust Sistemi



Hamamın üst yapısında ise ‘apodyterium’ denilen soyunma bölümü yer almaktadır. ‘tepidarium’ hamamın ılıklık denilen kısmını oluşturur. Asıl sıcak alanı oluşturan bölüm ‘caldarium’ ‘dur. Bazı hamamlarda havuzların da yer aldığı soğukluk bölümleri ‘frigidarium’ olarak adlandırılmaktadır.



Görsel 26 : Hamamı Oluşturan Bölümler



AGORA



Agoralar, Antik yunan dönemi şehirlerinde bulunan halka açık meydan, ticaret ve pazar yerleridir.





Görsel 27 : Efes Antik Kenti Tetragonos Agorası, İzmir







GYMNASIUM



Antik dönemin spor salonlarıdır. Halkın ve sporcuların beden eğitimi faaliyetleri için inşa edilen yapılardır.


Görsel 28 : Sardes Antik Kenti Gymnasiumu, Manisa



BOULOUTERION



İlk bakışta küçük bir tiyatroyu andıran bu yapılar, aslen şehrin ileri gelenlerinin toplandığı meclis yapılarıdır.


Görsel 29 : Priene Antik Kenti, Kare Planlı Boulouterion, Aydın




Görsel 30 :  Patara Antik Kenti, Boulouterion, Antalya





AMFİTİYATROLAR



En başından beri sadece Roma mimarisinde görülen yapılardandır. Gladyatör dövüşleri, vahşi hayvan gösterileri gibi etkinliklerin düzenlendiği dönemin eğlence mekanlarıdır.




Görsel 31 : Arles Amfitiyatrosu, Güney Fransa




Görsel 32 : Arles Amfitiyatrosu İç Görünümü, Güney Fransa


                            
                                   Görsel 33 : El Djem Amfitiyatrosu, Tunus
                                  

                                               Görsel 34 : Kolezyum, Roma





LATRİNA



Antik dönemde tuvaletlere verilen isimdir.



Görsel 35 : Ostia Antica Latrinası, İtalya


_________________________________________________________________________________



KAYNAKLAR



Anabolu M. Usman (1996 ) Yunan ve Roma Mimarlığı. Dragon Yayıncılık, İstanbul.
Turani A. (1975) Sanat Terimleri Sözlüğü. 3.Baskı, Toplum Yayınları, İstanbul.
Turani A. (2010) Dünya Sanat Tarihi. 14. Baskı, Remzi kitabevi, İstanbul.
























Bu blogdaki popüler yayınlar

EMEVİ SANATI

BiZANS RESİM SANATI – 2